Menü
Alışveriş Sepetiniz

Tam Yağlı Olgunlaştırılmış Çörek otlu Sepet Peyniri (İnek) 300 g

Tam Yağlı Olgunlaştırılmış Çörek Otu Peynir (İnek) 300 g

Doğal çiftlik ortamında yetişen ve otlayabilen ineklerin sütünden elde edilmiştir. Maya olarak doğal şirden mayası kullanılmıştır.

Sertlik derecesine göre kategorize edilmiş olan peynirlerde sertliği, süt pıhtısı içerisinde bulunan su oranı belirlemektedir. Sütün mayalanması sonucu oluşan süt pıhtısının içerisinde bulunan suyun süzdürülerek katı bir form elde edilmesi sağlanarak peynir elde edilir ve istenilen kıvama bu usulle getirilir.

Şirden mayası ismini, geviş getiren hayvanların midelerinin şirden olarak anılan son bölümünden almaktadır. Midenin şirden kısmında rennet adı verilen enzim salgısı bulunur. Bilhassa henüz otlamaya başlamayıp yalnızca sütle beslenen yavrularda anne sütünü sindirebilmek için yoğun olarak salgılanmaktadır. Rennet salgısında bulunan mikroorganizmalar sayesinde süt mayalanarak pıhtılaşır. Bu pıhtı haline teleme adı verilir. Teleme aşamasındaki peynir süzdürülür ve peynirin cinsine göre farklı prosesler uygulanır.

Geviş getiren hayvanlarda otlamaya başladıkça rennet salgısı midelerinde azalmaktadır. Ancak otlayan hayvanlarda da bulunan rennet salgısı şirden mayası için yeterli oranda olduğundan yetişkin hayvanların şirdenlerinden de maya elde edilmektedir.

 

Sade Pazar Peynirlerinin Özellikleri:

Doğal inek sütü, doğal şirden mayası ile geleneksel usullerde üretilmiştir.

Tek cins hayvandan elde edilen sütlerle üretilmektedir.

Jelatin, süt proteini, selüloz gibi kıvam artırıcılar içermez. Hiçbir katkı, koruyucu, renklendirici, aroma verici ve farklı yağ çeşidi içermez.

 

Neden Tek Cins Hayvandan Elde Edilen Peynir?

Dr. Aidin Salih Gerçek Tıp Yitik Şifanın İzinde kitabında; Peygamberimizin (s.a.v.) bir hayvanın etini başka hayvanın eti veya yağı ile birlikte tüketmediğini bildirmiştir. Bu durumun bilimsel yaklaşımını ise şöyle açıklıyor:

 

Birbirine uygun olmayıp hazmı için farklı enzimler gerektiren yemekler birbiriyle karıştığında sindirilemez. Mesela, karışık et (örneğin, aynı cinsten iki farklı hayvanın eti, bir hayvanın eti ile bir diğerinin yağı, dana ile tavuk eti veya aklınıza gelebilecek herhangi bir et kombinasyonu), karışık yağlar (örneğin, koyun ile tavuk yağı, katı yağ ile sıvı yağ) birbirlerine zıttır. Bu besinlerin parçalanabilmesi için ihtiyaç duyulan enzimler de birbirine zıttır. Bu durum, sindirim esnasında enzimlerin üretilmesine engel olur ya da üretilen enzimlerin birbirini yok etmesine sebep olur. Yenen yemek sindirilmeden mayalanmaya veya çürümeye başlar. Bu, midede saatler süren bir işlemdir ve bağırsaklarda da devam eder. Yemekten sonra kanda lökosit seviyesinin yükselmesine neden olur.

 

Çürüme veya mayalanma sonucu oluşan zehirli ve asitli kalıntılar bağırsaklarda yaşayan faydalı mikropları öldürür, sinir uçlarını zehirleyerek bağırsakların hareketini yavaşlatır ve kabızlık ortaya çıkar. Beslenmedeki hatalar devam ettikçe bağırsakların iç duvarları zehirli, yağlı atıklarla kaplanır, bağırsaklar genişler ve cepler oluşur. Ceplerde dışkısal taşlar toplanır ve yıllarca orada kalır.

 

Bağırsakların iç zarında yer alan ve görevi; hazmı tamamlanan maddeleri tanıyıp bunların kana geçişini sağlayan, zehirli kalıntıları ise kana karıştırmadan dışarı atmak olan milyonlarca tüycük bulunur. Sindirimi tamamlanamamış zehirli ve asitli kalıntılar bu tüycükleri çürütür. Tüycüklerin çürümesiyle kelleşen bağırsaklarda yaralar oluşur. Böylece bağırsakların iç dokuları, faydalı maddelerin yanı sıra zararlı, toksik maddeleri de kana karıştırır. Zararlı maddeler kılcal damarlardan doku sıvılarına kolayca geçerek hücreye ulaşmaya çalışır. Hücrenin koruma mekanizması bozulunca besinlerle beraber zararlı maddeler de hücre içine geçerek hücrenin fonksiyonunu bozar.

 

 

Dr. Aidin Salih’in Gerçek Tıp – Yitik Şifanın İzinde kitabının farklı bölümlerinde peynir ile ilgili şu şekilde bahsetmiştir:

Peynir, yapılırken sütün suyu ayrıştığı için süt ürünleri içinde sindirimi en ağır olanıdır. Kaybedilen yeşil suyu dengelemek etmek için hafif su içeren sebzelerle ve salatayla yemek peynirin hazmını kolaylaştırır. Eski hekimler, “Peyniri yalnız yemek hastalık verir, lakin cevizle birleştirene şifa vardır”, demişlerdir.

 

Koruyucu madde katılan peynirin hazmı da uzun ömürlü sütün hazmı gibi ağır olur.

 

Peynirin fazlası vücutta kireçlenme, böbrek ve mesanede taş, damarlarda tıkanıklık ve kemik erimesi yapar.

 

Yorum Yap

Not: HTML'e dönüştürülmez!
Kötü İyi